Özelleştirilen Termik Santrallere Yeni Bir Muafiyet Tanıyan, Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelikte Yapılan Değişikliğe Dava Açtık
Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğe Bursa Barosu, Bursa Tabip Odası ve Çan Çevre Derneği ile birlikte dava açtık.
Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik, atıkların düzenli depolama ile bertaraf sürecine ilişkin genel kuralları düzenlenmektedir. Bu kapsamda Yönetmeliğin amacı çevre kirliliğinin önlenmesine, tesislere atık kabul işlemlerinin, kontrol ve bakım süreçlerinin, risk teşkil edebilecek olumsuzlukların önlenmesine ilişkin genel kuralları belirlemek üzerinedir.
16.12.2019 tarihinde yayımlanan Yönetmelik değişikliğinin 22. maddesi ile Yönetmeliğin Geçici 3. maddesine değişiklik getirilmiştir;
“GEÇİCİ MADDE 3 – (1) 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun geçici 8 inci maddesi kapsamında yer alan özelleştirilmiş veya özelleştirilecek olan elektrik üretim santrallerinden kaynaklanan atıkların depolanmış olduğu sahalarda, atık depolanmasına devam edilmesinin üniversitelerin çevre ve inşaat mühendisliği bölümlerince çevresel tedbirleri içerecek şekilde hazırlanan kurumsal akademik rapor ile uygun görülmesi halinde, sahanın kurumsal akademik raporda belirtilen nihai dolgu kotu ve koordinatları aşılmaksızın depolama işlemine devam edilebilir.
(2) Depolama işlemine devam edilmesinin kurumsal akademik raporla uygun görülmesi durumunda, kurumsal akademik raporu onaylanan mevcut sahalar için; düzenli depolama tesisi onay belgesi ve il müdürlüğü uygunluk yazısı aranmaksızın tesis işletmecisi tarafından “Düzenli Depolama” konulu çevre izin lisans başvurusu yapılır.
(3) Depolama işlemine devam edilmesi kurumsal akademik raporla uygun görülmeyen mevcut sahalar, bu Yönetmeliğin Ek-6’sında belirtildiği şekilde en kısa süre içerisinde kapatılır ve yeni düzenli depolama tesisleri teşkil edilir. Sahanın kapatma sonrasında kontrol ve izlemesi, bu Yönetmeliğin altıncı bölümüne göre yapılır.”
Yönetmelik değişikliği, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun geçici 8 inci maddesi kapsamında yer alan özelleştirilmiş veya özelleştirilecek olan elektrik üretim santrallerine, faaliyetlerine başlamaları ve/veya devam edebilmeleri için gerekli olan Geçici Faaliyet Belgesi ve Çevre İzin Belgelerinin alımı konusunda atık depolama sahaları yönünden hukuki belirlilikten ve bütüncül yaklaşımdan uzak olarak bir istisna getirmektedir.
Yönetmelik değişikliği ile Santraller tarafından, Düzenli Depolama Lisans Sahasına yönelik Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliğinde düzenlenen gerekli belgeler olmadan akademik bir raporla Çevre İzni alınabilir hale gelmiş bulunulmaktadır. Bu kapsamda uyuşmazlık konusu olan düzenleme, termik santrallere ilişkin muafiyetlerin sona ermesi kapsamında öncelikle hukuki dolanma içermektedir.
Akademik raporun içeriğinin ne olacağı, nasıl bir süreç içerisinde düzenleneceği, değişiklik maddesinde ifade edilmemiştir. Bu kapsamda “rapor” ifadesi son derece muğlak olmakla birlikte kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına neden olabilecek bir düzenlemedir. Zira kurumsal akademik raporun ne olduğu hakkında hiçbir tanım yapılmamıştır.
Akademik raporun esasen ne olduğu, içeriğinin nasıl düzenleneceği, kimlerin nasıl görev alacağı, bahsi geçen “üniversitelerin çevre ve inşaat mühendisliği bölümlerinden” ifadesi kapsamının her somut olaya göre nasıl değerlendirileceği, jeolojik, biyolojik, hidrobiyolojik ya da arkeolojik incelemelerin nasıl yapılacağı ifade edilmemiştir. Sadece bu kapsamda bile değişikliğin iptali gerekmektedir.
6446 Sayılı Kanunun Geçici 8. Maddesi ile 31.12.2019 tarihine kadar çevresel yükümlülüklerini yerine getirmeleri için süre tanınan ve bu süre zarfında kamudan teşvik alan şirketler ısrarla yükümlülüklerini yerine getirmemiş, son güne kadar Geçici 8. Maddede belirtilen son tarihin ertelenmesini beklemişlerdir. Veto sonrasında yayınlanan bu yönetmelik değişikliği, yasa ile değiştirilemeyen bir hususa istisna getirmeyi amaçlamıştır. Nitekim, bu yönetmelik değişikliği nedeniyle son dakika kapatılmaktan kurtulan termik santraller söz konusu olmuştur. Görüldüğü üzere, yönetmelik hükmü Anayasa md 56’ya aykırı olarak, şekli bir eksikliğin giderilmesi neticesinde söz konusu termik santrallerin çevre ve insan sağlığına zararlı faaliyette bulunmaya devam etmesine yasal zemin hazırlamıştır.
Termik Santrallerin atık depolama sahalarında çok ciddi sorunlar bulunmakla birlikte bu sorunların mevzuattaki bütüncül ve hukuki belirlilik arz eden yaklaşımlar dışında çözülmesi mümkün değildir.