Ekoloji ve Kent Kütüphanesi Kuruluyor
Türkiye’nin doğa ve kültür değerlerini korumaya yönelik çaba ve çalışmaların devlet ve toplum boyutuyla 100 yıllık bir tarihinden söz etmek mümkünüdür. Kent ve doğanın korunmasına yönelik devlet katındaki kurumsal hafızasını taşıyan Bakanlık arşivleri yıllar içinde çeşitli nedenlerle tahrip olmuş, gerekli özenle kuşaklar arası aktarılamamıştır.
Toplumsal alanda koruma çalışmaları ise kimi meslek odaları, korumacı derneklerdeki dirayetli çabalarla ilerleyebilmiştir. Kurumsal olarak kent ve doğaya dair kültürel belleğimizi arşivlemeyi, işlemeyi ve yeniden üretmeyi sağlamakla ilgili bir eğitim, beceri ve toplumsal birikimin henüz kıyısında sayılırız. Ancak, özellikle son yıllarda kırsal hayatın yitip gitmesine paralel anlatılara, sözlü tarihe, somut olmayan kültürün korunması ve belgelendirmeye yönelik kişisel çabaların teknolojik olanaklarla birlikte arttığına şahit oluyoruz. Bu çabaların belli bir sistem dahilinde toplanan veya belli bir amaca yönelmiş durumda olmadığını da kaydetmek gerekir.
Kent ve doğa koruma alanında son 40 yılda özellikle kentli meslek gruplarının ve erbaplarının çabasının ön plana çıktığı da bir diğer gerçek. Ancak hem bu kurumlar hem de bu kurumun mensuplarının koruma faaliyetlerine dair çalışmalar sistemli bir biçimde korunmuş durumda değil.
Koruma ve Hukuk
Türkiye’de kent ve çevre koruma alanında özellikle İzmir Çevre Hareketi Avukatları Grubu’nun yaptığı hukuki çabaların tartışmasız bir yeri ve önemi bulunmaktadır. Bu grubu oluşturan avukatların başta İzmir olmak üzere tüm Türkiye’de kültür ve doğa değerlerinin korunmasına önemli katkıları olmuştur. Bir ekip çalışmasının ürünü olan belgeler hem 1980’li 90’lı yılların devlet-toplum-sermaye ilişkilerine ışık tutmakta; hem de dönemin toplumsal kültürel ilişkilerini yansıtmaktadır. Kentsel hayatın biçimlenmesi açısından grubu oluşturan her avukatın koleksiyon niteliğindeki belgeleri “bizi biz yapan hikayeler” ile doludur. Bu hafızanın gelecek kuşaklara koleksiyon olarak taşınması öncelikle bu alanda faaliyet gösterenlerin sorumluluğundadır.
Bu bilinçle hareket eden ve hukuki alanda koruma faaliyetleri yürüten Ekoloji Kolektifi Derneği, kültür ve doğa korumanın bu eşsiz hafızasını temsil eden koleksiyonları “dijital arşiv” standartlarına uygun bir biçimde toplumla buluşturacak bir çalışma başlatmıştır.
Bu çalışmanın amacı, kent ve doğa korumaya yönelik kişisel koleksiyonları toplumla buluşturarak, kentsel hafızanın yaşamasını sağlamaktır. Kentleri yaşatan, onu yeniden üreten bu bilgi hafızasıdır. Kentsel değerleri oluşturan dayanışma, birlikte yapma, toplumsal adalet gibi kavramları diri tutan bu hafıza, aynı zamanda mekanları yaşanabilir kılacak yaşamsal adımlardır.
İlk Adım: Noyan Özkan Arşivi ve Kütüphanesi
Kent ve doğa koruma alanında 1980’li yıllardan itibaren önemli değerler üretmiş hukukçu Noyan Özkan’ın avukatlık yaşamında ürettiği belgeler, arşivler, dosyalar, uluslararası kütüphanecilik standartlarına uygun olarak kamuyla paylaşılması için Noyan Özkan’ın ailesi tarafından Ekoloji Kolektifi’ne bağışlanmıştır. Meslektaşlarının yoğun katkı ve çabalarıyla korunan bu arşiv Mart 2018 sonunda dijital kütüphane dünyasında yerini alacaktır. Bu arşiv gibi paylaşılmayı ve kamusal hayatın parçası olmayı bekleyen pek çok kıymetli koleksiyonun da günyüzüne çıkmasına vesile olması ümidiyle Noyan Özkan arşivini işlemeye başlıyoruz. Bu aynı zamanda dijital olarak kurguladığımız ve koleksiyonlar temelinde gelişecek kent ve çevre kütüphanesinin de ilk yapı taşı olacak. Uzun bir süredir oluşturduğumuz alt yapı, dijital bir kütüphanenin de sivil toplum alanındaki ilk örneği olacak. Dijital kültür ve doğa koruma verileri, toplumsal belleğin yeniden üretilmesinde olduğu kadar, geleceğimize ışık tutacak ortak zenginliğimizin yaratılmasında da önemli bir işlev üstlenecektir. Türkiye tarihinin kişisel koleksiyonlar temelinde bir okuması niteliğinde de olacak bu kütüphaneye fikir, bilinç ve gönüllülük temelinde her türlü katkı ortak değerlerimizin inşasının da nişanesi olacaktır.
Toplumsal Bellek, Koruma ve Kent-Doğa için Yoldayız
Bilgi ve belgelere nasıl ulaşabileceğini öğrenen, öğrenme kültürünü kurumsallaştırmış bir toplum olmak için toplumsal belleği korumanın ve geliştirmenin önemini idrak ederek yola çıkıyoruz. Bu nedenle de mekanı tek tek nesnelere indirgemeden, yaşanmışlıkları bir insan ömrüne hasretmeden, düne dair ne varsa biriktirerek, harmanlayarak ve belgeleyerek geleceğe yol alıyoruz.
Medeniyetlerin uğrağı olduğu kadar, filizlendiği, kök saldığı bir coğrafyada hem köksüzlük hem de kök salmak adettendir. Pergamon uygarlığının topraklarında, ilk kütüphaneye harç taşıyanlar belki de bugün dijital çağın ilk ateşçileriydi. Kökleri ve köksüzlükleri de bundandır. Bu kuşaklar, uygarlıklar, değerler arasında taşıyıcılık açısından belge ve bilginin ne anlama geldiğini artık tüm dünya idrak etmiş durumda. Belleğin icad edildiği popüler çağda, kültürel doğa ve kent belleğinin taşıyıcısı olacak hukuki zeminler için yoldayız.
İlkeler
Çağımız, bilginin hızla metalaştığı, meta kültürü üzerinden birey, toplum, kültür ögelerinin yeniden dizildiği ve ana sıkışmış bir çağ. Bilgiyi kurumsallaştırmayı, üretmeyi ve yeniden üretmeyi kavrayan toplumların ise dünyayı yeniden ve yeniden belirledikleri bir çağ bu. Bu anlamda da bilginin toplumsallaşması sadece metalaşarak gerçekleşmiyor. Kamusal pek çok bilgi üretme biçimi de mümkün. Egemen meta kültürüne karşı, bilginin toplumsal bir değer olarak paylaşıldığı, dayanışma ve bilgelik ürettiği bir toplum için çaba sarf edenler açısından bilgiyi daha iyi bir yaşam için kullanabiliriz. Bu anlamda kişisel pratiklerin ürünü olan belgelere bu gözle de bakmak mümkün. Kültürel kentsel kimliğin oluşumunda bu dayanışmacı kolektif ruhun bir ahlak yaratma potansiyeli olduğuna da inanıyoruz. Bir yazı, bir fotoğraf bir video asla sayılar ve rakamlar değildir. Bu nedenle de kamusal amaçlarla oluşturulması düşünülen bu dijital kütüphanenin aynı şekilde kamusal amaçlarla ve nitelikli kamusal bilgi üretmeye vesile olmasını umuyoruz.
Paydaşlar
Bu etkinlik Ekoloji Kolektifi Derneği, Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu ve Konak Belediyesi işbirliği ile gerçekleştirilmektedir.
Program
Noyan Özkan arşivinin dijital kütüphanecilik standartlarında kamuyla buluşturulmasına başlanması vesilesiyle gerçekleştireceğimiz etkinliğe hepinizi bekliyoruz.
2 bölümünden oluşan etkinliğin panel kısmında, İzmir’in kent kültürünün şekillenmesinde önemli rol oynayan aktörlerin koruma bilincindeki hukuki çabalarına, değerlerine ve bugün ki kent kimliğinin şekillenmesinde koruma bilincinin anlamına odaklanılacak; Bu kimliğin oluşmasında mekan, zaman ve belgelendirmenin toplumsal ve bireysel oluşum aşamalarına vurgu yapılacaktır.
Çalıştayda ise Türkiye’de koruma kültürü ve dünyadaki gelişmelerle birlikte ele alınacak, müze, arşivlendirme, belgelendirme alanlarında artan ilginin pratik toplumsal yaşamda karşılığını bulabilmesinin yol ve yöntemleri tartışılacaktır. Bu bağlamda çalıştayda ortaya konulan fikirlerin, tartışma başlıkların toplumsal kentsel belleğin sürekliliğin sağlanmasına bir katkı sağlaması, diğer yandan da ekoloji ve kent alanında çalışan toplumsal grupların, kişilerin koleksiyonlarının görünür olmasına vesile olması amaçlanmaktadır.
birlikte olmak umuduyla..
ÇALIŞTAY
Doğa – Kent Bağlamında Belgelendirme Kültürü
13.00-14.00
Koruma ve Belgelendirme Kültürünün Neresindeyiz?
Nimet Özgönül – ODTÜ
Kent Belgelendirme, Ne Yapmalı, Nasıl Yapmalı?
Enis Rıza Sakızlı – Belgesel Sinemacılar Birliği
Dijital Üretim Çağında Kültürel Bellek ve Kültürel Bellek Kurumları
Tolga Çakmak – Hacettepe Üniversitesi
14.00-14.45 – Katkılar
14.45.-15.00 – Ara
PANEL
İzmir Kent Belleğinde Mekan-Zaman ve Birey
15.00- 16.00
Çevre Koruma Sürecinde Avukat Noyan Özkan ve Halk
Sefa Taşkın Bergama Eski Belediye Başkanı
Hafıza Mekanlarının Korunmasında Birey, Örgütlülük ve Meydan: Kültürpark Örneği
İbrahim Arzuk İzmir Barosu
İzmir’in Taşrasında: Bergama Çevre Mücadelesi ile Kazanılan Bellek, Yiten Bellek
Arif Ali Cangı – TBB
16.00-17.00 Katkılar
Noyan Özkan Arşivinin Bağış Töreni
Tarih: 2 Aralık 2017
Yer: Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi
Düzenleyenler: Ekoloji Kolektifi Derneği, Konak Belediyesi, Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu